Ahmet Turan Alkan.net Gayriresmi Ahmet Turan Alkan Sitesi

İşin helikopter faslını burada tafsil etmek yakışık almaz; bunu nasipse orta şekerli bir pazar yazısı keyfine kadar erteleyerek Turkcell'in 3G kampanyasını tanıtmak için Yozgat'ta düzenlediği, "Zaman Yazı İşleri Toplantısı"nın ayrıntılarına geçmek isterim.

3G kavramını evvela bundan iki yıl kadar önce sadece bir söz olarak duymuştuk; hükümetin açtığı ihale alelacele iptal edildikten sonra onun gerçekte neye benzediğini ve ne işe yaradığını görmek, Anadolu'da "Yiğidin harman olduğu yer" diye şöhret yapan vilayetlerinden Yozgat'ta nasib oldu (Malumunuzdur ki bu unvan, Orta Anadolu şehirleri arasında bir rekabet konusudur). Resmen devreye girdiği dünkü tarih itibarıyla 3G, iki cep telefonu arasında görüntülü haberleşme marifetiyle tanınıyor; oysaki 3G, sıradan internet bağlantısından 100 kat daha hızlı veri akışı sağlayan bir haberleşme altyapısı. Artık "hızlı internet"in ne işe yaradığını hepimiz biliyoruz; bankacılık işlemleri, e-devlet uygulamaları, ticari hayat ve haberleşme ve bilgilenme ihtiyacımızı internetle karşılıyoruz." ifadelerini kullandı.

Öyleyse yaşasın 3G!

İnternet hızlanınca, gündelik hayat biraz daha kolaylaşacak.

Zaman yazı işleri toplantısının Yozgat'ta Cumhuriyet Meydanı'na kurulmuş çadırdan gerçekleşmesi, sadece 3G ile neler yapılabileceğini göstermesi bakımından dikkat çekici bir tanıtım unsuruydu; nitekim Yozgat'taki çadırdan İstanbul ve Ankara'da toplantı halindeki arkadaşlarımızla 3G'li video-konferans aracılığıyla yaptığımız görüşmenin ilk dakikaları karşılıklı şakalaşmalarla geçtiyse de neticede sistemin işe yaradığını gözümüzle gördük.

Henüz sıradan ve basit bir cep telefonunun püf noktalarını öğrenmek için bile kursa gitmeyi düşünen bizler gibi "orta yaşlı genç kuşak", içinden 3G geçen iletişim aletleri karşısında bir kere daha "tıfl-ı ebcedhan" durumuna düşecek; bu kesin. Teknolojide atılım yapan yatırımcılar için zaten biz orta yaşlı gençler hedef kitle sayılmıyoruz; onlar gerçekçi davranıyor ve genç müşteri profiline hizmet sunmak için yarışıyorlar. "Öyle olsun" diyoruz, ona da alışırız fakat Turkcell'in kurumsal müşteriler yönetiminden sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ekrem Yener'in kulağımıza fısıldadığına göre 4G yolda imiş ve denildiğine göre 4G denilen alamet, 3G'den en az dört kere daha hızlı iletişim sağlayabilecek!

Kapris yapmanın yeri ve zamanı değil; gözlerimizin önünde dünya değişiyor ve bizler, bunu her zaman iyi algılayamıyor olsak da yeni bir dünyanın inşaat çalışmalarını seyreden seyircileriz. 3G'nin resmen hayata geçtiği ilk günde 4G'li bir dünyanın neler vaat edeceğini düşünmek fantezi gibi görünebilir, ne var ki Türkiye, pek çok açıdan 1930'lu yılların siyasi paradigmalarını sun'i teneffüsle hayatta tutmak isteyen sistem takozlarının, birer meyyit-i müteharrik (ayakta gezen ölüler) gibi ayakta dolaşabildiği bir ülke.

Halbuki manyetolu telefon günleri artık çok gerilerde kaldı!

3G ile tanıştım ve beğendim ama aklım 4G'de kaldı. İçimizdeki siyasi sistem takozlarına arkeoloji müzesinde münasip bir yer ayarlayıp artık geleceğe yürüyelim. Çok vakit kaybettik çünkü.