Ahmet Turan Alkan.net Gayriresmi Ahmet Turan Alkan Sitesi

Rahmetli Necip Fazıl Kısakürek'in, "Hazreti Ali" isimli eserinden...


Allah'ın Resulü buyurdular:

-Dünyalık olarak neye mâliksin ya Ali?

-Bir zırhla bir at. Bütün mâlik olduklarım bu kadar ey Allah'ın Resulü!

Allah Resulü'nün gülümsemeleri büsbütün aydınlandı:

-Atın sana lâzım, git zırhını sat, parasını getir!

...

Hazreti Ali zırhını 480 dirheme sattı. Parayı Efendimiz'e getirdi; Efendimiz paradan birazını aldı ve gerisini Bilâl Habeşî'ye vererek,

-Bu parayla bir iki güzel şey alın, dedi.

Tahtadan bir sedir, sahtiyandan (keçi derisi) bir şilte ve yastık yaptırıldı.

Şilte ve yastığın içini hurma lifleriyle doldurdu.

Hazreti Ali ve eşi Fâtıma validemizin düğün cihazı (çeyiz) işte bundan ibaretti.

...

Nikâh günü Efendimiz'in dadısı Ümmü Eymen, Fâtıma validemizi Hazreti Ali'nin evine götürüp teslim etti. İki genç, Efendimiz'i beklediler. Teşrif buyurulunca kızından bir çanak su istedi. Önce birazını içti, sonra,

-Buraya gel kızım, diyerek Fâtıma validemizi çağırdı.

Eliyle çanaktaki sudan Fâtıma'nın başına ve yüzüne göğsüne serpti,

-Allah sizi ve zürriyetinizi şeytandan korusun!

Sonra dâmadını çağırdı; aynı sudan ona da serptikten sonra şöyle dedi:

-Allah'ın ismi ve bereketiyle zevcen senindir.

Ve evden ayrıldı.

...

Düğün ziyafeti, o zamanın ölçülerine göre pek ihtişamlı oldu.

Hazreti Ebubekir'in kızı Esma diyor ki:

-O güne kadar Fâtıma'nın düğün ziyafetinden daha büyüğü görülmedi.

Bu düğün ziyafetindeki yemekleri sayacak olursak, gözlerindeki ihtişam ölçüsünü anlarsınız:

Arpa yemeği, hurma ve ayrıca yağ, yoğurt ve hurmadan yapılan basit bir yemek...

...

Hayatları veya yaşayış üslupları...

Hudutsuz bir sadelik, her türlü ihtiyaca yabancı bir kanaat, ellerine ne geçerse başka ellere aktarılmaya memur bilen bir cömertlik, her tezahüre karşı tatlı dil ve güler yüz, devamlı sabır, duraksız ibadet, sonu gelmez rikkat, ölçüye sığmaz şefkat.

Hayat üsluplarının başlıca şiarları...


Iyaz bin Himar'ın rivayetine göre Peygamberimiz şöyle buyurmuştur:

"Allah bana mütevazı olmanızı bildirdi. Sakın kimse kimseye karşı övünmesin, kimse kimseye zulmetmesin."

Hz. Ömer minberde şöyle hitap ediyordu:

"Ey insanlar! Mütevazı olunuz. Çünkü ben Peygamberimiz'in şöyle buyurduğunu işittim: "Allah için mütevazı olanı Allah yükseltir."