-İnsan hakları kurultayını açıyorum ve aaaçtım; yav arkadaşlar n'oolacak bu bizim durumumuz sahi? "Ben sandıktan çıktım arkadaş" diyen gelip başımıza ekşiyor. Bence bu durumu bir masaya yatıralım diyorum, şöyle enine boyuna...
-Kokoreeç, taze taze abilerim kokoreeç!
-Kokoreççi, çık salondan dışarı; burası Sultanahmet meydanı mı kardeşim; kim aldı bu herifi içeriye yahu? Şurada ağız tadıyla bir kurultay yapamayacak mıyız?
-Kokoreççi olduysak insan değil miyiz abi, çıkmıyorum işte!.. Kokoreeç, hadi mis bunlar mis...
-Tövbe tövbe sübhanallah! Arkadaşlar niçin dikkat etmiyorsunuz, burada nezih bir toplantı şeyediyoruz güya; oohh, Allah bilir salepçi malepçi de vardır şimdi salonda?
-Saalepçiiiyyy, ağız yakıyor saleplerim var; lâzım mı abi, getirelim hemen!
-Yav güvenlikçi yok mu bu salonda, çıkarın kardeşim dışarıya?
-Abi insan hakları dediniz geldik, ayıp oluyor haa!
-Çık çıık, çıkarın, evet, ben şimdi bir açış konuşması şeyapayım, sonra sırayla şeyederiz kurultayı. Arkadaşlar ülkemiz işgal altındadır; nasıl ki bu salonu kokoreççi, salepçi, gazozcu...
-Gazozlarım vaar; buz gibi buuzz!
-Buyrun işte; aynen ülkenin manzarası da böyle, çıkarmayın kalsınlar, belki dinlerler de ulusal bilinçleri yükselir, tamam. Arkadaşlarım ipini kıran iktidara geliyor; sonra da biz milli iradeyi temsil ediyoruz diye akıllarına eseni yapıyorlar. Bu ülke sahipsiz mi arkadaşlar, soruyorum size?..
Maruul, soğan, salatalııık!
-Memnun oldum, ben de Çağdaş Tangosevenler Platformundan Avukat Hüseyin Hüsnü; bağır kardeşim bağır! Gerici iktidarlar yüzünden ayak takımı tepemize çıktı sonunda. Ne diyordum sahi; hah, seçim kazandık diye ne kasılıyorsun kardeşim, seçmen dediğin nedir, kilosu kaça meselâ,
-Bir buçuk milyon abi, badem bunlar badem...
-Almıyorum ulan almıyorum; bırak da açılış konuşmasını şeyedeyim, lütfen bak yalvarıyorum ha...
-Ne yalvarıyon abi, kilosu kaça dedin söyledik; var mı başka isteyeen?..
-Bu kanunlar gerici kanunlardır arkadaşlar, 1924 tarihli Takvim-i vakayi kanununa da mugayirdir!
-Tevhid-i Tedrisat olacaktı başkan!
-Tamam o kanuna işte; imamın-mimamın insafına kaldık değerli delegeler; sen git ıskatınla devrinle uğraş bilader; nene gerek kamu yönetimi? Fakat biz öyle dememişiz de, imamlar diplomat olsun demişiz. Olmaz efendim. Üzerimde taşıdığım şu mukaddes cübbe hakkıyçün olmaz! Ne saati gösterip duruyorsun be adam, daha konuşmaya başlayalı kaç dakika oldu ki, iki de bir saatini tıklayıp duruyorsun?..
-Vaktiniz doldu başkan, divan başkanı olarak ikaz etmek ödevim..
-Ödeviymiş; demin herifler burnumuzun dibinde marul, kokoreç satarken seyretmek de ödevin miydi? Kim seçti sahi bu adamı buraya yahu, kes sesini otur! Sözüm daha bitmedi.
-Ayıp oluyor başkan!
-Ne ayıbı be; daha doğru dürüst iktidarı kınayamadım bile şurada...
-Kınadın kınadın yeter artık, biraz da başkaları kınasın; sırada daha bir sürü konuşmacı var...
-Ne malum kınayacakları? Belki de iktidara yağ çekecek bazı dönek herifler buraya çıkıp; ne mâlum? Komplo, her taraf komplo...
-Sus, in aşağı, yuuh!
-Size yuh ulan size yuh! Ben alnımın bileğiyle geldim buralara; yıllarca gericiliğe karşı mücadele ettim. Her ihtilalde en az iki kamyon dolusu gericiyi askeri komitalara ihbar ettim. Mitinglerde yürüdüm, bağırdım, polisten dayak yedim, gözaltında kaldım; kaçınız gelip de iki paket cigara aldınız ha! Bir gün adam yerine koyup milletvekili mi seçtirdiniz? Biiz, barikatlardaaa..
-Yuuh, in aşağı..
-Simiit, gevrek gevrek..
-Süüüt!
-Sıkıysa gerici iktidarlara yuh çekin bakayım revizyonist herifler sizi; inerim, heveslisi değilim; hevesli olsaydım ben de senin gibi iki masa üç dosya ile kendi partimi kurar akşama kadar da pineklerdim. Kitlesel mücadeleden ne anlarsın sen Goşist! Kıbrıs'ı da siz sattınız zaten!..
-Lahmacuun!
-Getir oğlum getir, sar iki tane acılı; ayrancı çocuğum sen de bir şişe ayran ver; bir ülke böyle batar arkadaşlar, dediğiniz olsun, iniyorum. Kitle mücadelesi neyinize sizin be? Kaç lira oğlum lahmacun?.. Nee.. yuh be yuhh. Hükümet hükümet değil ki kardeşim, olacağı buydu işte.. Serbest piyasaymış; hay sizin piyasanıza emi!..