Oruçlu kafa ekonomi dersi

Ekonomiden anlayan arkadaşlar, Türkiye'nin üretim tarzını değiştirmesini, ranttan ziyade yüksek teknoloji ihtiva eden ürünlere yönelik gerçek üretime ağırlık vermesini tavsiye edip dururken isyan edesim geliyor.

Haksızlık çünkü, resmen haksızlık. Nedir efendim, ‘innovation' eksiğimiz varmış, Ar-Ge projelerine az para yatırıyormuşuz vesaire türünden birçok iftira, gıybet, töhmet... Yetmiyormuş gibi bir de asil insanımızı, rantçılıkla karışık ‘Maraba ekonomisi'nden başka şeye aklı basmayan orta zekâlı bir cemiyet gibi gösterme imâları…

İnovasyonun [yenilik, yeni icat, yeni teknoloji geliştirmek vb.] babası var bu ekonomide, görmüyorsunuz! Aklınız fikriniz hükümeti kötülemek, iyi işler yapan güzel insanlara çıkıntılık etmek, ihracat şampiyonlarını, vergi imparatorlarını canından bezdirmek…

Alın size inovasyon! Rotahaber'den aktarıyorum: Esenler'de polis, hırsızlık zanlılarını yakalamak için geceyarısı operasyona başlıyor. Cümledeki inceliğe dikkat isterim, ‘hırsız' denilmiyor öyle pata-küte, ‘hırsız zanlısı'. Neyse efendim, şüphelilerden biri polisleri görünce balkona çıkıp başlıyor namaz kılmaya; videosu bile var. Huşûdan ürperiyorsunuz… Polisler bu manzaralara alışkın galiba; afedersiniz organize hırsız çetelerinin çokça bulunduğu semti artık ezberlemişler. Önceki baskınlarda da benzer görüntülerle karşılaştıklarını söylüyorlar. Mesela polis arabalarını görünce güllü Yasin kitabını alıp pencereyi açarak sokağa doğru gümbür gümbür hatime başlayan başı takkeli bir ağabeyin görüntüleri de var videoda. Taktik güzel. İnovasyon da budur esasen! Lâkin polisimiz geri kafalı, düz mantıklı ve –afedersiniz hicab ederek söylüyorum- hırsız yakalamayı marifet zanneden düz güvenlik işçisi bunlar... N'aapıyorlar; kudsî hanelerine girip hırsızları, çaldıkları mallarla birlikte yakalayıp tutanak tutuyor ve görüntülerini bir kısım basına dağıtıyorlar. Ne marifet, aferin, şak şak şak! Siz sonra kalkıp bu ülkenin müteşebbis insanlarından yatırım, istihdam, ciro filan umuyor, üstelik câri açığı kapatmasını bekliyorsunuz. Ne hakla efendiler, ne hakla?

Bugün herkes hayırsever bir müteşebbisimizin –istemeye istemeye- aldığı ödülü konuşuyor. Eş durumundan işin magazin boyutu da olunca onun biraz vitrine çıkması tabiidir lâkin kazancında gözü olan âdidir. Takdir etmiyor değilim; o da mühim bir inovasyon yapmıştır ve cari açığı kapatırken (bazı birtakım kamu görevlilerinin ücretlerini peşin takdim etmek gibi) çok ince ve ileri teknolojiler de kullanmıştır fakat haksızlığa dikkatinizi çekerim. Esenler civarındaki gariban müteşebbis arkadaşların şeyettiği Ar-Ge teknikleri gürültüye gelmesin. İnovasyon inovasyondur efendiler; bunun sosyetiği, gariban modu olmaz. Nasıl ki vergi şampiyonlarına ödül verirken, “Sen bu parayı nasıl kazandın kardaş” diye münasebetsizlik etmiyorsak Esentepe'deki orta çaplı müteşebbislerimizin yakın gelecekte o kürsülere çıkıp, o bakanların elinden ödül almayacaklarını nereden biliyoruz? Nazar etme ne olur/ Çalış senin de olur!

Bu polisimiz nasıl bir anlayışsızdır bilemiyorum; adam polis sirenini duyunca derhal eski namazlarının kazâsına, hatim çalışmalarına başlayacak kadar dinibütün, rakik, duyarlı bir yurdum insanı. Hırsız ithamıyla vatandaşın evine sellemehüsselam girip ticari emtiasını müsadere etmek de ne oluyor? Sizin inovasyondan anladığınız bu mudur şimdi? Sermaye şöyle veya böyle bir yerde temerküz etmeyince inovasyon gökten zembille mi inecek? Bu ülkede ekonomi gelişir mi arkadaşlar? Polis 17-25'te de böyle yaptı, iyi mi oldu? İnovatif çevreleri yeniden ekonomiye kazandırana kadar iktidarın canı çıktı yahu, hatta az kaldı son seçimde bu yüzden harala-gürele başaltına gidiyorlardı bile.

Biraz ekonomi okuyun arkadaşlar, benim gibi biraz yüksek teknolojiyle ilgilenin; kamu maliyesi nedir, nasıl döner öğrenin. Baba bir hırsız buldum, yakala oğlumla yürümüyor bu işler. Bırakın o Esenler'deki müteşebbis ve dindar çocukları da; mübarek günde kafamın tasını attırmayın benim…


Kaynak (Arşiv)