Ahmet Turan Alkan.net Gayriresmi Ahmet Turan Alkan Sitesi

Sıradan davalar söz konusu olduğunda kimsenin dikkatini çekmeyecek derecede rutin bir süreci, "acaba ne olacak, dağ fare mi doğuracak" endişesiyle izledik; az sayıdaki yargı mensubu dışında kimse 2 bin 500 sayfa tutarındaki iddianamenin ayrıntısını henüz bilmiyor fakat Başsavcı'nın basın açıklamasında önemli bir ayrıntının önemle vurgulandığını gördük:

Evet, Ergenekon diye yapılanma vardır ve bu yapılanma son derece ciddi bir suç isnadı ile yüz yüzedir ve bir süreden beri, "bir şey çıkmaz, fasa fiso bunlar, şerefli insanlara iftira atılıyor" yolundaki beyanlarla yargı sürecini baskı altına almaya çalışan çevrelerin hesabı boşa çıkmıştır.

Dünkü açıklamadan anlaşılması gereken şuydu: "İşte suçlular, işte cürüm" diye tezcanlı ve önyargılı çıkışlarda bulunmak isabetli değildir; iddianamenin mahkemeye teslim edilmesi, sadece yargı sürecinin bütün ciddiyetiyle başladığını gösteriyor ama bir başka önemli olguyu daha vurguluyor: Ergenekon hiç de zanlılarını evliya mertebesine yükseltecek kudsi bir mesele değildir; başsavcı, iddianamede örgüt ve zanlılar hakkında ağır suçlamalar yöneltildiğini söylediğine göre konuyu küçümseyip hafife almak artık pek mümkün olmayacaktır. Bu cümleden olarak Başsavcı'nın dünkü açıklamasında "Danıştay" kelimesini telaffuz etmiş olması bile yeterince anlamlıdır. Türkiye'nin darbeler galerisi hayli zengin; bu galerideki hiçbir darbe veya teşebbüsü, bugün olduğu gibi normal hukuk usulleri işletilerek "yargı" kavramıyla yüz yüze getirilememişti. Şimdi çok farklı bir tabloyla karşı karşıyayız: Ne olağanüstü yetkilerle donatılmış bir savcı, ne kanundışı yollarla bulunup buluşturulup uydurulmuş deliller, ne de özel olarak düzenlenmiş sıra dışı mahkemeler... Hiç şüphe etmemeliyiz ki, bu derece kapsamlı ve kritik ithamlarla ağırlaşmış bir davayı, tabii hakim ve mahkeme ilkesini çiğnemeden, normal usullerle yargılamayı başaran Türk adalet sistemi, bir noktada rüşdünü ispat etmiş olacaktır. Olağanüstü suçluların olağan mahkemelerde olağan hukukun usullerine göre yargılandığı bir adli rejim, Türkiye'nin yüz akı olur.

Adalet tecelli etsin; Türkiye kazansın!